53 binden fazla vatandaşımızın hayatını kaybettiği 6 Şubat depreminin yıl dönümünde HatayAnma töreninde istifa çağrıları yapılan Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü SavaşKenti ayağa kaldıran protestoların eski futbolcusu Gökhan ZanOnu sorumlu tuttu.
“HATAY’DA HALKI HAREKETE GEÇİREN GÖKHAN ZAN’DI”
Savaş, ” Hatay Kimseye teslim etmeyeceğiz. Bakanlara bana gösterdiklerinin en az 100 katı tepki gösterdiler. Bakanların konuşmasına bile izin vermeyen bir kalabalık vardı. Onları harekete geçiren Gökhan Zan da vardı. Bana karşı bir komplo var, nedenini bilmiyorum. Benim geldiğim dönemde insanlar huzur içinde dua ederek geliyorlardı. “Provokasyonlar sırasında birisinin orada silahı olmuş olabilir” dedi.
GÖKHAN ZAN’DAN SAVAŞ’A CEVAP GECİKMEDİ
HatayYeniden aday gösterilen Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş Eski futbolcu Gökhan Zan, ‘in sözlerine gecikmeden yanıt verdi. Sosyal medya hesabından açıklama yapan Zan, “Depremin ilk günlerinde binlerce insanın sorumluluğunu üstlenen idealist müteahhitlerinizi aklamadınız mı?” tepkisini gösterdi. Zan, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Sevgili büyüğüm Lütfü Savaş Bey, Cumhurbaşkanıma cevaben; Öncelikle şunu belirtmek isterim ki, bana yönelttiğiniz suçlamaları hayretle ve büyük bir şaşkınlıkla izledim. Bu toprakların evladı, Hatay halkına daha çok üzüldüm. Bir devlet başkanı olarak sizin bana olan katkılarınızı inkar etmeyeceğim, sizin için emek vermiş biri olarak emeklerimin karşılığını alacağım.” Satın alma işlemimde sizi bu kadar rahatsız eden şeyin ne olduğunu anlamıyorum.
“PROTESTOYA MARUZ KALMANIZ HERKESDEN DAHA BENİ ÜZDÜ”
Depremin ilk yılında Hatay halkının böyle bir protestosuna maruz kalmanız herkesten çok beni üzdü. Ancak bu protestoların sebebi BEN değilim, kendi seçmenlerinize karşı bu kadar iddialı olmanız, en zor zamanlarımızda yanımızda olamamanız ve kalpten kalbe giden yolda bizimle bağınızı koparıp gitmenizdir. SAVAŞMAK yerine YALNIZCA biziz.
“VOLKAN DEMİREL’İ BAHANE OLARAK KULLANDINIZ…”
Üstelik farklı kültürlerin sembolü Hatay Birlik ve beraberliğimizi yakan, birlik ve beraberliğimizi küle çeviren, yanlış kararlar veren, bize sırt çeviren SİZSİNİZ! Üstelik size yönelik bu protestolar yeni değil, adaylığınızın açıklandığı ilk gün başladı. Yani bu benimle ilgili DEĞİL! Öyle ki, olayla hiçbir ilgisi olmayan, depremde gece gündüz çalışan, Hatay’ın sorumluluğunu üstlenen sevgili öğretmenim ve ağabeyim Volkan Demirel’e yönelik mazeretleriniz hem kendisine hem de bulunduğu yere HAKARETtir. insanların kalpleri. Aslında geldiğiniz yerin diliyle topluma karşı siyasi söylemlerde bulunmaktan asla vazgeçmemeli, gönlü bu topraklarda olan Hatay halkından çok, gafil, dalalet ve hatta ihanete uğrayanlarla yoldaş olmalısınız. zarar görmedi.
“ALTIN MAKAS AÇILIŞLARINI YAPMAMADIĞIMI EN İYİ BİLİYORSUNUZ”
Üstelik protesto edilmenizde hiçbir ilgimin olmadığını, açılışları ALTIN MAKASLA İDEALİST NEDENLERLE düzenlemediğimi en iyi SİZ BİLİYORSUNUZ! Hiç bir anma töreninde bir Hataylının elini tuttunuz mu? Elini omzumuza koydun mu? Ona içtenlikle sarıldın mı? SEÇİLMİŞ kişi olarak polemiklerle hemşehrilerimizin gücünü tüketip, ihanet ideolojisi içerisinde Hatay’a ve Hatay halkına en büyük zararı veren siz değil misiniz? Ait olduğunuz siyasi arenada dahi ZORLANMIŞ bir aday olarak sunulmadınız mı? Hakkınızda ve siyasi şüphelileriniz hakkında yapılan anketler yeterli görülmediğine göre, yeni yaptıranlar bizzat SİYASİ KONUTUNUZUN üyesi değil mi!
“Müteahhitlerinizi aklamadınız mı?”
Depremin ilk günlerinde binlerce insanın sorumlusu olan İDEALİST müteahhitlerinizi temize çıkarmadınız mı? Saatler tam 04.17’yi vurduğunda tek isteğimiz kaybettiklerimizin sessizce yasını tutmaktı. Maalesef bu mümkün olmadı ve siz de yanımızda olmadınız. Sizden beklentimiz, ağır yıkıma uğrayan yaralı kalplere az da olsa DOKUNMANIZdı. Tam da ihtiyacımız olan buydu ama olmadı, siz yapmadınız. Suçunu bilen bir siyasetçi olarak bahaneler üretip bizi provokatörlükle suçlamak yerine, kişisel hırslarınızın, tercihlerinizin, heveslerinizin bir gün MİLLİ İRADE’nin kalkanına çarpıp yok olacağını bilmeliydiniz. Keşke “Kırk yıl önce düşmanın eline bırakılmayan TÜRK yurdu Hatay’ı eski şanlı günlerine kavuşturmak ve İNŞA ETMEK için hep birlikte mücadele edelim, Hatay hepimizin KİŞİSEL SORUNUMUZ olsun.” diyebilseydiniz. Son sözün elbette Hatay halkına ait olacağını bilmenizi isterim.”
